Home / 9. Sınıf Tarih / Dört Halife Dönemi

Dört Halife Dönemi

Hz. Muhammed’in (sav) vefatından sonra Müslümanlar Hz. Ebubekir’i devlet başkanı olarak seçtiler ve unvan olarak da halife unvanını verdiler. Halife İslam Devletinin devlet reisi olmakla birlikte din adına yeni kurallar koyamazdı.

Hz. Ebubekir’den sonra sırasıyla, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali halife oldular. İslam tarihinde bu döneme Dört Halife dönemi denir. Bu halifeler seçimle iş başına geldikleri için bu dönem “Cumhuriyet Devri” olarak da adlandırılmaktadır.

HZ. EBUBEKİR DEVRİ (632 -634)

  • Muhammed’in ölümünden sonra ortaya çıkan karışıklıkları önledi. İslam’dan dönmek isteyenlerin yeniden Müslüman olmasını sağlandı.
  • “Yalancı (sahte) Peygamberler” ortadan kaldırılmıştır.
  • Zekat vermek istemeyen ve isyan eden kabileler itaat altına alındı.
  • Muhammed’in Vahiy katiplerinden Zeyd bin Sabit’in başkanlığında bir bilim kurulu aracılığı ile “ayetler” bir araya getirilerek “Kur’an’ı” kitap haline getirildi.

Bilgi Notu: Kuran-ı Kerim’in kitap haline getirilmesi özgün olarak günümüze ulaşmasını sağlamıştır.

  • Hz. Ebubekir döneminde Arap yarımadasındaki hakimiyet pekiştirilmiş ve Suriye üzerine bir ordu gönderilmiştir. Yermük Savaşı’nda Suriye’de, Bizans ordusu ağır bir yenilgiye uğratıldı. Bu zaferle birlikte fetihlerin önü açıldı.

Bilgi Notu: Bu savaş Müslümanların Arabistan dışında kazandıkları ilk zaferdir.

Hz. Ebubekir dört halife içerisinde eceliyle ölen tek halifedir, mezarı Hz. Muhammed’in yanında “Ravza’ül Mutahhara’dadır.

HZ. ÖMER DEVRİ (634 -644)

Hz. Ömer Devri, doğruluk ve adalet dönemi olarak tanındığı gibi fetihlerin yoğun olduğu, devlet teşkilatlanmasının başladığı bir dönem özelliği göstermiştir.

Hz. Ömer döneminde Mısır, Suriye, Irak, İran ve Azerbaycan fethedilmiştir.

Fetih Hareketleri

Suriye’nin Fethi: Bizanslılarla yapılan Ecnadeyn Savaşı sonunda Bizans büyük bir bozguna uğradı ve Suriye’den çekildi. Bu fetihten sonra Kudüs Patriği şehri halifeye teslim etti. Kudüs’ün teslimiyle Filistin’in fethi büyük oranda gerçekleştirildi.

İran’ın Fethi: Müslümanlarla Sasaniler arasındaki ilk savaş Hire’nin alınmasıyla başlamıştı. Müslümanlar “Köprü Savaşında” Sasanilere yenildiler buna rağmen İran’ın fethi için mücadeleye devam edildi. “Kadisiye”, “Celule” ve “Nihavend” savaşlarında Sasaniler yenilgiye uğratılarak İran’ın fethi tamamlandı. İran’ı fetheden İslam orduları 644’te Azerbaycan’ı ele geçirerek Kafkaslar ve Hazar Denizi’ne ulaştılar.

Bilgi Notu: İran’ın fethiyle Türkler ve Müslümanlar komşu oldular.

Mısır’ın Fethi: İslam orduları Bizanslılarla yaptıkları savaşlar sonunda Mısır’ın fethini tamamladı. Böylece Müslümanlar ilk kez “Kuzey Afrika’nın” fethine girişmiş oldular. Amr bin As Mısır’da “Fustat” şehrini kurarak bu şehri yeni seferlerde ordugah olarak kullanmayı düşünmüştür.

Devletin Teşkilatlanması

Fetihlerle devletin sınırlarının bir hayli genişlemesi üzerine idari, askeri, mali ve adli alanlarda devlet teşkilatlanması zorunlu hale gelmiştir.

  • İlk idari bölünmeler bu dönemde başlamış, illere valiler gönderilmiştir. Ayrıca fethedilen yerlere Müslüman aileler yerleştirilmiştir.
  • İlk adli (yargı) teşkilatlanma bu dönemde başlamış, illere yargı işlerine bakan “Kadılar” gönderilmiştir. Böylece yönetim ve yargı birbirinden ayrılmıştır.
  • İlk düzenli ordu ve ordugahlar kurulmuştur. Askeri ikta sisteminin temelleri atılmıştır.
  • Maliye’ye önem verilmiş, vergiler yeniden düzenlenmiş, “Beyt’ülmal” denilen ilk hazine oluşturulmuştur.
  • Hicri Takvim düzenlenmiş ve kullanılmaya başlanmıştır.
  • Askeri amaçlı ilk divan (Divan’ül Cünd) ve askeri posta örgütü oluşturulmuştur.

 Hz. Ömer vergisinin indirilmesini isteyen İranlı bir demirci tarafından sabah namazını kılarken hançerlenerek öldürülmüştür.

HZ. OSMAN DEVRİ (644 -656)

Bu devir fetihlerin yoğun olarak devam ettiği bir devir olduğu gibi Ümeyye (Emevi) soyundan gelenleri devletin önemli makamlarına getirerek kayırdığı gerekçesiyle Müslümanlar arasında ilk kırgınlıkların, küskünlüklerin ortaya çıktığı dönem özelliği de göstermiştir.

Fetih Hareketleri

  • Bizanslılardan Trablusgarp ve Tunus fethedilmiş, İslamiyet Kuzey Afrika’nın yerli halkı olan Berberiler arasında yayılmıştır.
  • Bizanslılarla savaşlar sürmüş İslam orduları Kayseri’ye kadar ilerlemiştir.
  • İran’ın fethine devam edilmiş, Horasan ve Harzem yöreleri alınmış, Ceyhun ırmağına kadar ilerleyiş devam etmiştir. Türkler ile Müslüman Araplar arasında ilk çatışmalar bu dönemde başlamıştır.
  • Gürcistan ve Azerbaycan’ın fethi tamamlanmış, Kafkas Dağlarına kadar ilerleyen Müslümanlar ile Hazar Türkleri komşu olmuşlardır.
  • Suriye valisi Muaviye’nin çalışmaları ile İlk İslam donanması oluşturulmuş, Antalya-Finike açıklarında “Zatü’s Savari” Savaşı’nda Bizanslılara karşı “ilk deniz zaferi” elde edilmiştir. 649’da Kıbrıs Adası fethedilmiştir.
  • Kur’an-ı Kerim bu dönemde çoğaltılarak Kahire, Basra, Kufe ve Şam gibi önemli İslam merkezlerine gönderilmiştir. Bu uygulama yeni Müslüman olan kişilerin dini asıl kaynağından öğrenmelerine ortam hazırlamıştır.

İç Karışıklıkların Ortaya Çıkması

Hz. Osman Emevi ailesindendi. Yumuşak huylu bir kişi olan Hz. Osman başta valilik olmak üzere önemli görevlere kendi ailesinden olan kişileri getirdiği iddia edenler tarafından evinde Kuran okurken bir grup Müslüman tarafından şehit edilmiştir.

HZ. ALİ DEVRİ (656 -661)

Hz. Ali Devri fetihlerin durduğu iç çekişmelerin yoğun olduğu Müslümanlar arasında “ilk çatışma ve savaşların” yaşandığı “ilk ayrılıkların” ortaya çıktığı bir devir özelliği göstermiştir.

Cem’el Vakası (Deve Olayı): (656)

Hz. Osman’ın katillerini cezalandırmadığını iddia edenler Hz. Ali’nin halifeliğine karşı çıktılar. Başta Hz. Muaviye olmak üzere Hz. Aişe, Talha ve Zübeyr gibi İslam’ın ileri gelenleri ile Hz. Ali kuvvetleri arasındaki bir çatışmadır. Çatışma, Hz. Ali’nin üstünlüğü ile sona ermiş, Talha ve Zübeyr ölmüştür. Çatışma Hz. Aişe’nin bindiği deve etrafında olduğundan tarihe de “Deve Olayı” adı ile geçmiştir. Hz. Ali bu olay sonrası devlet merkezini Medine’den Kufe’ye taşımıştır. Yönetim merkezinin Kufe’ye taşınmasında, Hz. Ali taraftarlarının bu şehirde fazla olması ve güvenlik sorunu etkili olmuştur.

Sıffın Savaşı ve Hakem Olayı: (657)

Hz. Ali’nin, Hz. Osman’ı öldürenleri koruduğunu ileri süren Şam Valisi Muaviye ile Hz. Ali kuvvetleri arasındaki savaştır.

Savaş Hz. Ali’nin üstünlüğü ile sürerken Mısır Valisi Amr Bin As, Muaviye’ye Kur’an yapraklarını askerlerinin mızraklarına takmasını önermiştir. Hz. Ali bunun bir hile olduğunu belirtti ise de askerleri Kur’an’a karşı savaşmak istemediler ve halifelik sorunu Hakemlerin kararına bırakıldı. Muaviye’nin hakemi Mısır Valisi Amr Bin As’ın Hz. Ali’nin hakemi Musa Bin El Eşari’ye karşı burada da hileye başvurması halifelik sorununu çözmediği gibi daha da karışık hale getirmiş ve Müslümanlar arasında ilk ayrılıklara yol açmıştır. Hekem Olayı mevcut karışıklığı çözemediği gibi;

Müslümanlar:

a) Hz. Ali taraftarları (Şiiler denmiştir),

b) Muaviye taraftarları (Emeviler)

c) Hz. Ali ve Muaviye’den ayrılanlar (Hariciler) olmak üzere 3 gruba ayrılmışlardır.

Hariciler, İslam dünyasındaki bu karışıklığa Hz. Ali, Hz. Muaviye ve Amr bin As’ın neden olduğunu ileri sürüp üçüne de suikast düzenlediler. Bu suikastlarda, Muaviye ve Amr Bin As kurtulurken, Hz. Ali şehit düşmüştür. Hz. Ali’nin ölümü ile de “Dört Halife Devri” son bulmuştur.

Hz. Ali’nin şehit edilmesinden sonra Muaviye’nin Halifeliğine karşı Kufeliler Hz. Ali’nin büyük oğlu Hz. Hasan’ı Halife seçmişlerdi. Ancak Hz. Hasan, Müslümanlar arasında kan dökülmesin gerekçesi ile Muaviye ile anlaşarak Halifelikten vazgeçmişti. Muaviye Hz.Hasan’ın ölümü üzerine yerine kimseyi seçmeyeceği konusunda söz vermesine rağmen sözünde durmayarak oğlu Yezid’i Halife tayin etmiş, böylece Halifelerin seçimle iş başına gelmeleri son bulmuş, Halifelik babadan oğla geçen “Saltanat’a” dönüşmüş ve Emeviler dönemi başlamıştır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan yazıların/içeriklerin tüm hakları “tarihyolu.com” aittir. Kaynak gösterilse dahi yazının/içeriğin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan yazının bir bölümü, alıntılanan yazıya/içeriğe aktif link verilerek kullanılabilir.

5 Yorumlar

  1. Çok işime yaradı teşekkürler. 🙂

  2. Çok sağolun çok işime yaradı

  3. Çok faydalı oldu

  4. eyvallah benim baabm cok işime yaradı saolasın

  5. Hz.Hasanin ölümü ile ilgili bir kac satir yazsa idiniz cok iyi olackti.

Havva için bir cevap yazınCevabı iptal et